Kendimi sana kapılmaktan alıkoyamıyorum.
Şu kısacık 3 ay içerisinde o kadar çok şey yaşadık ki, çok erken tükettik birbirimizi. Üzülerek söylüyorum. Oysa ben seninle daha filmler izleyecek, yemek yapacak, gezecektim. Galiba ben ikimizin yerine hayaller kurarak hata yaptım. Burada o kadar insan varken seni neden seçtim, onu da bilmiyorum.
Netice de kabasın, kendinden bahsetmeyi sevmiyorsun, saçma sapan şeylere ilgi duyuyorsun. Mesela hayatımda tanıdığım en ilginç adamsın. Ben güneşsem sen ay, sen geceysen ben gündüzüm ya da tam tersi. Zıtlıklar birbirini çeker diye boşuna dememişler.
Ama şunu bil ki ben sana tüm saflığımla geldim. Keşke her şey ilk tanıştığımızdaki gibi olsaydı. Ben senin için kütüphaneden çıkmasam, birlikte ders çalışsak, yemek yeseydik.
Benimle vakit geçirmek istemeni o kadar istiyordum ki, senle görüşmediğimiz gün boşa gitmiş gibi geliyordu. Keşke şimdi de böyle hissedebilsem. 10 gündür görüşmedik ama bir yanım o kadar kırgın ki sana, seninle konuşmak istemiyor. Bir yanım ise can atıyor senden haber almak için. Sonra kızıyorum kendime, bu kadar incitti seni, niye ki diyorum.
Uzun lafın kısası çok gelgitler yaşıyorum bu aralar. Bir süre de sürecek gibi duruyor. Ama geçecek, biliyorum. Neler geçmedi ki?
30 Ocak 2014 Perşembe
26 Ocak 2014 Pazar
Bir.
20 Şubat'ta yuvadan uçuşumun 1. yıldönümü. Kendi ayaklarım üzerinde durmaya başlamamın, başka bir ülkede başka bir hayat kurmanın yıldönümü. Şimdi arkama dönüp baktığımda nasıl cesaret ettim de geldim, şu 1 yıl içinde yaşadıklarımın üstesinden nasıl geldim bir türlü anlam veremiyor ama bir yandan da gururlu bir şekilde gülümsüyorum. Hayatıma giren, zor günlerimde yanımda olan herkese o kadar minnettarım ki. Hatta boynumdaki 5 mm'lik kiste bile teşekkür ediyorum, o bu zor günlerimi geçirirken yaşadığım sıkıntıların kanıtı çünkü. Asla unutmamam gereken, bundan sonra asla korkmamam gerektiğini bana hatırlatan bir şey.
Mutluyum, çünkü yapabiliyorum. Mutluyum, çünkü kimseye ihtiyaç duymuyorum. Ve mutluyum, çünkü sevdiğim insanlarla sarıp sarmalanmış bir hayatın içindeyim. Daha minnettar olamazdım.
Mutluyum, çünkü yapabiliyorum. Mutluyum, çünkü kimseye ihtiyaç duymuyorum. Ve mutluyum, çünkü sevdiğim insanlarla sarıp sarmalanmış bir hayatın içindeyim. Daha minnettar olamazdım.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)